Bu Blogda Ara

20 Haziran 2010 Pazar

Plastik sektöründe Avrupa`da 6. sıradayız

PAGEV Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Uysal, `Türkiye şu anda 3 milyon ton plastik ile Avrupa`da İspanya`dan sonra 6. sırada bulunuyor` dedi.

FAHRİ SARRAFOĞLU Türk plastik sektörü 2010 senesinde 6,6 milyon tona ulaşacağını kaydeden Plastik SanayicileriAraştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı(PAGEV) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet UysalTürkiye`nin şuanda 3 milyon ton plastik ile Avrupa`da İspanya`dan sonra 6. sırada geldiğini dile getiriyor.

Uysal`ın verdiği bilgiye göre Türkiye`de şu anda 200 bine yakın insan plastik işleyen fabrika ve atölyelerde çalışıyor. İşte Uysal`la yaptığımız ekonomi söyleşimizin ayrıntıları; 

Sektördeki büyüme konusunda neler söyleyeceksiniz? 

Geçmişi son 40 yıla dayanan Türk plastik endüstrisi çok hızlı bir büyüme kaydetmektedir. 2000 senesinde 2,2 milyon ton olan plastik kullanımı, 2003 senesinde 3 milyon tona dayanmıştır. Bu şekilde gelişen Türk plastik sektörü 2010 senesinde abartısız 6,6 milyon tona ulaşacaktır. Türkiye şuanda 3 milyon ton plastik ile Avrupa`da İspanyadan sonra 6. sırada gelmektedir. Sektörde kaç firma bulunuyor? Türkiye`de 7 binin üzerinde üretici firma mevcuttur. Bunlardan 4 bini aşan kısmı İstanbul`dadır. İhracat rakamları konusunda da bilgi alsak? Türkiye`nin plastik ve kauçuk hammadde ve mamul eşya ihracatı 2003 senesi için 2 milyar 700 milyon dolar civarındadır. 

Bu rakama ihraç ürünlerinde girdi olarak kullanılan ambalaj malzemelerinin büyük payı da eklenirse 3 milyar doların üzerinde bir ihracatımızı var. Peki sektör şu an AB`ye hazır 
mı? Plastik sektörü teknolojik olarak AB`ye hazır. Kaldı ki PAGEV bu konuda adımlarını daha önce atıp, EuPC`ye (Avrupa Plastik İşleyenler Birliği) tam üye olmuştur. Ancak ilgili bakanlıkça üye aidatımızın ödenmesi konusunda bir sıkıntımız söz konusudur. 

Sektörün acil çözüm bekleyen sorunları nelerdir? 

Öncelikle Çin ve uzak doğudan gelen ürünlerin oluşturduğu sıkıntıyı sayabiliriz. Ayrıca enerji ve işçilik maliyetlerinin yüksekliği, kaçak işçi ve elektrik kullanımının yol açtığı haksız rekabet ortamı, özellikle PETKİM`in ürettiği bazı hammaddelerde anti-damping vergisinin uygulanması ve K.D.V. oranlarının yüksekliği sayılabilir. Plastik ve çere kirliliği hakkında ne düşünüyorsunuz? Türkiye`de plastiklerin toplanarak geri dönüşümü sağlanan kısmı yüzde 85 seviyelerindedir ve bu gerçekten yüksek bir geri dönüşüm oranıdır. Kalan miktar ise 150-200 yılda doğadan kaybolmaktadır. Bu şekilde baktığımızda plastiğin doğayı bozmayıp, canlı yaşamını tehdit etmediğini söyleyebiliriz. 

Petkim, talebe yetişemiyor PETKİM ile ilgili görüşleriniz nelerdir? 

Özelleştirilmesi ya da özelleştirilememesi ile ilgili? Petkim üretim kapasitesi itibarı ile bugün sektör ihtiyacının yüzde 30`luk bir kısmına cevap verebilmektedir. Yıllardır üretim artışı için hiçbir ciddi yatırım yapılmamıştır. Her geçen günde üretim alt yapısının revize edilememesi sebebi ile verimliliği daha da düşmekte rantabilitesini kaybetmektedir. Özelleştirmede Petkim ayrılmaz bir unsur olarak Tüpraş`la birlikte özelleştirilmeliydi. Çünkü Petkim`in ana üretim hammaddesi olan naftanın tek üreticisi Türkiye`de Tüpraş`tır. Şu anda Petkim nafta tedariki konusunda sıkıntı çekmekte yurtdışından bu ihtiyacını gidermenin yollarını aramaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder